Mardin kesinlikle gezilip görülmesi gereken şehirlerden birisi. Üniversite'de tanıştığım Mardinli bir arkadaşım sayesinde gezdiğim bu şehre hayran kaldığımı söylemeliyim.
Mardin dinlerin, kültürlerin, farklılıkların aynı potada birleştiği Mezopotamya Ovasını en güzel şekilde gören bir şehirdir. Mardin 7 bin yıllık bir tarihe sahiptir. Bizanslılar, Süryaniler, Araplar, Sümerler, Akad, Babil, Osmanlı, Pers ve Artuklular özelikle Artuklulara ait birçok yapı halen dimdik ayaktadır bu şehirde.
Farklı din ve kültüre sahip birçok insan yüzyıllarca beraber yaşamışlar ve yaşamaya devam etmektedirler. Bu şehirde kilise ve camiler yan yana bulunmakta herkes kendi dinini hoşgörü ve barış içinde yaşamaktadır. Mardin iki kısma ayrılmış durumda Eski Mardin, resmen buram buram tarih kokar ve birçok gezilecek görülecek yeri vardır. Yeni Mardin, buraya yeni şehir denilmekte burada hastaneler, havaalanı, iş merkezleri ve bankalar yer almaktadır.
Mardin Kalesi
İlk olarak Mardin kalesini gezebilirsiniz. Mardin kalesi bir kaya üzerine inşa edilmiş. Hamdaniler tarafından inşa edilmiş olan kale 1 km uzunluğundadır. Bu kale turistlerin ilgi odağıdır yerli ve yabancı turist buraya uğramadan şehirden gitmezler.
Ulu Cami
Ulu Cami, tarih kokan taş işlemeciliğin en güzel örneklerinden biridir. Bu cami Artuklu hükümdarı 1176 Kudbeddin zamanında inşa edilmiştir. Artuklu hükümdarı Melik Salih bütün mal varlığını bu camiye bağışlamıştır. Camiye ve caminin avlusuna özenle işlenmiş bu taşlar yüzyıllar geçmesine rağmen sanki yeni inşa edilmiş gibi görünüyor.
Zinciriye Medresesi
Zinciriye Medresesi, medrese iki avlulu, iki katlı olup taş işletmeciliğin güzel örnekleri arasında yer alır. Zincir medresesinin bahçesi de medrese kadar ilgi çekici. Bahçeye varır varmaz serin bir hava sizi sarar. Şehrin sıcaklığı bu bahçede sanki klima önüne geçmişsiniz havası verir. Bahçede ki taşların doğal bir serinlik verdiği söylenmektedir.
Mardin Sokakları
Mardin Sokakları, sokağa girer girmez kendinizi 1000 yıl öncesine gitmiş hissedersiniz. Sokaklar o kadar etkiler ki bulunduğunuz zamanı unutur, kendinizi eski zamandan hissedersiniz. Turistler için restore edilmiş evler, sokaklar, sokaklarda size gülen sıcacık yüzler, hatta farkında olmadan kendinizi yerli halk ile sohbet ederken bulmanız mümkün.
Mardin Müzesi
Sokaklardan tırmanırken karşımıza Mardin Müzesi çıktı, bir anda benim ilgi alanım olan müzede bulduk kendimizi. Tarih kokan bu şehirde ve çevresinde bulunmuş eserler Mardin Müzesi'nde sergilenmekte. Mardin yaşantısı, eski kıyafetler, küçük heykelcikler, kılıçlar, tarımda kullanılan eşyalar ve çok daha fazlası bu müzede sergilenmekte.
Dara Antik Kenti
Dara Antik Kenti, tarihi ipek yol üzerinde bulunur ve burada bir köy vardır. Kazılar sırasında Dünya'nın ilk su barajının burada bulunduğu söylenmektedir. Tarih kalıntıların sadece %30'u yeryüzüne çıkarılmış çalışmalar devam etmektedir. M.Ö. 530-570 yılları arasında buranın kurulduğu bilinmektedir.