Hayranlık uyandırıcı görüntüsü ile herkesin gezi planında olması gereken Ayder Yaylası, Rize iline bağlıdır. Yaklaşık 1350 metre yüksekliğe sahip olmasından dolayı oldukça özel bir konumdadır.
Yüksekliğin verdiği etki ile manzarası genişlemiş, son yıllarda talep edilen bir yer haline gelmiştir. Yeşilin tonları bakımından kendine özgü bir zenginliğe sahiptir. Kayın ormanı ve ladinler sık sık bulunur. Tüm bu doğal güzelliğinin yanı sıra bal ve kaplıcalardan dolayı şifası ile ün kazanmıştır. Yaylanın kronolojik tarihi ise 13. Yüzyıla kadar uzanmaktadır. Dolayısıyla köklü bir tarihe sahip olan yayla, günümüzde turizm odaklı bir bölge olarak kullanılmaktadır.
Ayder Yaylası’nda Gezilecek Yerler
Doğal güzelliklerin ön plana çıktığı Ayder Yaylası’nın, sakin ve huzurlu bir atmosferi vardır. Doğal ortamda yürümeyi sevenler herhangi bir araç kullanmadan dahi birçok noktayı gezebilir, doğal keşiflere çıkabilir. Görülmesi gereken güzelliklerin başında şelaleler gelmektedir. Yeşilin tonlarını süsleyen bu şelaleler, yaylaya duyulan ilgiyi de arttırıcı bir rol oynamaktadır. Dağları, vadileri, şelaleleri ve florası, teleferiği ve bitki çeşitliliği ile bir bütün oluşturan Ayder Yaylası’nda konaklamak, unutulmaz bir deneyim olacaktır. Bu deneyimi yaşarken mutlaka yapılması gereken ziyaretlere ise aşağıda sıralı bir şekilde yer verdik.
Fırtına Vadisi
Ayder gezisi yapan herhangi birinin ilk uğrak noktası olması gereken Fırtına Vadisi, hem görüntüsü hem de işlevi ile büyük bir önem kazanmaktadır. Bu vadi, yaklaşık 57 kilometre uzunluğa sahiptir. Rafting sporu için kullanılmakla birlikte bu spor için oldukça elverişlidir. Kaçkar Dağı’nın kuzeyine kadar bakmaktadır. Rize’nin merkezinden Fırtına Vadisi’ne ulaşmak yaklaşık 1-1’5 saat kadar sürmektedir. Fırtına vadisinde yer alan dere birçok yönden kullanılmaktadır. Derenin üzerinde bot gezileri yapılmakta, rafting sporu için imkan tanınmaktadır. Dere yolu boyunca otel, pansiyon gibi birçok konaklama imkanı da bulunur. Tüm bu hareketlilik, bölgenin turistik değerini arttırıcı bir işlev görmektedir.
Gelintülü Şelalesi
Fırtına Vadisi’nin oldukça yüksek bir kısmında yer alır. Tepeden dökülmesi ile oluşan harika görüntüden dolayı gelin tülüne benzetilmiştir. Adını da bu benzetmeden almaktadır. Uzun ve bembeyaz görüntüsü ile hem yerli hem de yabancı turistler tarafından yoğun ilgi görmekte, sürekli olarak ziyaret edilmektedir. Özellikle etkili fotoğraf çekimleri için de kullanılabilecek olan bu şelale, yaylanın ve Rize’nin en güzel şelalelerinden biridir. Yayla gezisi yapıldığı zaman mutlaka uğranmalı, kısa da olsa vakit ayrılmalıdır.
Timisvat Osmanlı Taş Kemer Köprüsü
Ayder Yaylası yolunda bulunan bu köprü, tarihi ve kültürel yönü ile değer kazanmış yapılardan biridir. Restorasyonlar ile 18. Yüzyıldan günümüze ulaşmıştır.Köprünün adını etkileyen ise zeminin taş ile döşenmiş olmasıdır. Yanından geçerken mutlaka kısa bir mola verilmeli ve köprünün mimari yapısı detaylı bir şekilde incelenmelidir. Köprünün yan kısımlarında çeşitli balık restoranları da bulunmaktadır.
Zil Kalesi
Ayder Yaylası’nda ziyaret edilecek yapılardan bir diğeri de zil kalesidir. Yaklaşık olarak 750 metre rakıma sahip olan bu kale, Çamlıhemşin’e on beş dakika kadar uzaklıktadır. Kendine has mimari yapısı ile dikkat çekici bir havası vardır. Yapımında moloz taşı kullanıldığı söylenmektedir. Asimetrik bir görünümü vardır. İç kale ve surlara sahip olması tarihi yapısını güçlendirici bir işlev görmektedir. Ayder yaylası gezisini doğal güzellikler ile sınırlamak istemeyenler mutlaka bu kaleyi ziyaret etmelidir.
Ayder Köy Evleri
Ayder Yaylası’nı özel yapan etkenlerden biri de sahip olduğu tarihi ve ahşap evlerdir. Her yönüyle incelenmeye değer olan bu evler, görüntü olarak da ilgi çekmektedir. Ayder Yaylasının kendine has evleri arasında kaybolabilir, doğal keşifler yapabilir, birbirinden etkileyici fotoğraflar çekinebilirsiniz.
Çamlıhemşin Yaylaları
Ayder Yaylası’na çok kısa bir mesafede bulunan Çamlıhemşin’in diğer yaylaları da görülmeye değerdir. Mest edici doğal güzellikleri ile ayrı bir atmosfere sahiptirler. Vakti kısıtlı olmayanlar için bu toplu gezi avantaj haline gelecektir. Çeymakçur Yaylası başta olmak üzere Kavron Yaylası ve Sal Yaylası gibi birçok yayla da ziyaret edilebilir.
Ayder Kaplıcaları
Ayder Yaylası’na farklı bir işlev kazandırmış olan bu kaplıcalar, aynı zamanda ün kazanmış haldedir. Birçok tıbbi alanı kapsayan hastalıklara şifası ile bilinir. Asıl geçmişi 18. Yüzyıla kadar uzansa da 1987 yılından itibaren tesis halinde hizmet vermeye başlamıştır. 250 metre derinlikten gelerek şifaya aracı olan bu su, yabancı turistler tarafından dahi ilgi görmektedir.
Ayder Yaylası’nda Ne Yenir?
Doğal zenginliğe sahip her yaylada olduğu gibi Ayder Yaylasında da lezzet ve çeşitlilik açısından bir şölen yaşanmaktadır. Yayla atmosferi ile Karadeniz mutfağının birleşmesiyle sunulan tatlar, yoğun beğeni ve talep ile karşılaşmaktadır. Kişisel tercihe göre et, ot ve balık türlerini içeren nefis yemekler sunulmaktadır. Yaylada yer alan çoğu restoran ise şelale ya da orman manzaralıdır.
Rize Kavurması: Adından da belli olacağı üzere Rize’nin geleneksel lezzetlerinden biridir. Dana etinin sotelenmesiyle hazırlanır ve yumuşak bir et halinde servis edilir. Özellikle et seven kişiler, bu lezzeti Ayder Yaylası’nda mutlaka denemelidir. Et bulunan birçok restoran menüsünde servis edilmektedir.
Laz Böreği: Karadeniz’in bu meşhur lezzeti Ayder Yaylası atmosferinde daha lezzetli hale gelecektir. Baklava yufkası ve muhallebinin bir araya gelmesiyle oluşur. İsmi yanıltıcı bir rol oynasa da hafif ve lezzetli bir Karadeniz tatlısıdır.
Muhlama: Doğal ve hakiki ürünler kullanılarak yapılan muhlama, sevenlerinde bağımlılık hissi oluşturacak kadar lezzetlidir. Tereyağı, peynir ve mısır unu ana malzemelerini oluşturur. Yaylada bulunan hemen hemen tüm kahvaltı salonlarında servis edilir. İçindeki peynirin uzamasını seyretmek bile ayrı bir keyif verici olmaktadır.
Lahana Sarması: Özellikle ev yemeği satışı yapan yerlerde bulunur. Türkiye’nin her yerinde yapılsa da Ayder Yaylasında kendine özgü lezzet kazanmaktadır.
Ayder Yaylası’nda İklim
Her mevsim yağışlı olduğu bilinmesi gereken bu yaylaya giderken tedbirli olunmalıdır. Türkiye’nin en çok yağış alan bölgesi olarak kabul edilebilir. Kış aylarında eksilere düşen sert bir havası olmaktadır. Yaz aylarında ise sıcaklık oldukça yükselebilir.
Ayder Yaylası’nda Gece Hayatı
Yerel halkın kültürel yapısı ve atmosferin uygun olmaması nedeni ile Ayder Yaylası’nda gece hayatı yaşanmamaktadır. Doğal, sakin ve huzurlu ortamı nedeni ile turistik nitelik kazanmıştır. Gelen yerli ve yabancı turistler ise yayla yaşantısına uygun şekilde tatilini değerlendirmekte, özellikle gündüz vakitlerinde keyifli etkinlikler gerçekleştirmektedir.
Ayder Yaylası Günlük Harcama
Verimli vakit geçirebilmek için yeterli doğal alana sahip olmasından dolayı günlük harcama miktarı da düşmektedir. Buna rağmen iki öğün yemek ve çeşitli ek harcamalar dahil edildiğinde ortalama 100 TL harcanabilmektedir.
Ayder Yaylası’nda Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Yayla deniz seviyesinden oldukça yüksek bir konumdadır. Gezi süresi boyunca bu durum hatırlanmalı, kenar yerlerden uzak durulmalıdır.
- Karadeniz yemekleri de Ayder Yaylası gezisinin önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Dolayısıyla ilk defa tadılacak yemekler için kaliteli bir mekan seçmek önemlidir.
- Her an yağış alabilecek bir bölge olduğu için mutlaka şemsiye taşınmalı ve yağmurluk götürülmelidir.
- Yaylanın yerli sakinlerinin kültürel değerleri ve geleneklerine karşı saygılı olunmalıdır.
- Ayder Yaylası’nın milli park sınırları içerisinde kalan kısmına giriş ücretlidir. Bu ücret, araç başına alınmakla makul bir rakam olduğu söylenebilir.